Eşimle senelerdir bir hayalimiz var: Bahçesinde taş fırın olan bir ev.
Son 3 senedir bahçeli bir evde oturarak hayalin önemli bir kısmını yerine getirmişiz gibi gözüksede evin sahibi değil kiracısı olmamız nedeniyle işin fırın kısmı hala hayal gibi gözüküyor.
Olsun varsın, bir gün gelir o da olur.
--
Geçenlerde bir mail aldım. Dökme demirden tencereler yapan bir Türk firmasından.
Maili atan firma sorumlusu, bana ısıyı homojen bir şekilde dağıtması nedeniyle bariz lezzet farkı yarattığını anlattığı tencerelerinden bahsetmiş, denemek isteyip istemediğimi sormuş.
Bir süre maile cevap veremedim. Eğer olur dersem bana gönderilecek olan tencere ile yapacağım denemeden memnun kalmama ihtmalini düşündüm. Bu durumda içimdeki sesi susturamaz, doğruyu anlatırdım ama yapılmış jest karşısında da ezilirdim. Ancak firma sorumlusu oldukça emin ifadeler kullandığı için bir denemek istedim.
Onlar bana gönlümün kabarık bir ekmek mi, yoksa yassı bir ekmek mi yapmaktan yana olduğunu sordular. kabarık dedim. Ona göre bir dökme demir tencere (mini cook) bir kac gün içinde elimdeydi.
Tencerem elime geçinceye kadar dökme demir tencereler üzerine yaptığım araştırmalar açıkçası biraz içimi kararttı. Kimi zaman denizden geçen, kimi zaman çayda boğulan bir insan olarak tencerelerin ilk kulllanımdan önce yağlanıp saatlerce fırınlanacak olması her nedense içimde bir endişe yarattı. Öyle ya, saatler süren bir yoğurma, kabartma, tekrar yoğurma işlemi içeren bir ekmeği yapmaktan yana bir üşenmişiliğim yoktu ama, armut piş ağzıma düş durumlarına alışmış zamane tüketicileri olarak elime gelen bir aletin kullanıma hazır olmasını beklerdim.
Büyük bir heyecanla paketimi açıp da "Tüm Hecha ürünleri hijyenik koşullarda kullanıma hazır olarak paketlenmiştir" yazısını okuyunca üzerimden bir yük kalktı.
Hemen kolları sıvadım.
Kitabımdan rasgele bir sayfa açtım (sayfa 37) karşıma irmikli ekmek tarifim çıktı. Ekmek makinesinin hamur yoğurma programında yarım saat kardırdığım malzemeleri 1 saat kadar dinlendirdim, sonra tekrar yarım saat kardırdım. Ardından alıp mini cook tencereme koydum.
Tencerenin içinde de 2 saat kadar kabarmaya bıraktığım ekmeğimi fırına verip gerekli sürenin (kabuk rengine göre ayarlanan) sonunda çıkardığımda rejim mejim diye bir şeyin kalmayacağını anladım...
Sonuç tamamen dürüstçe söyleyebilirim ki mükemmel. Hani bahçemizde taş bir fırın olsa tahmin ediyorum sonuç aynen böyle olurdu. Yeni tenceremi gerçekten de çok sevdim, işte o yüzden yıkayıp kurulayıp (dökme demir tencerelere paslanmasınlar diye iyi bakmak gerekiyor), bir de tabir- i caizse sevip okşayıp yerine kaldırdım.....
Malzemeler:
1 kap su
1 kaşık zeytinyağı
1 çay kaşığı şeker
1 çay kaşığı tuz
1,5 kap un
1,5 kap irmik
1,5 çay kaşığı instant maya