Cuma, Ağustos 17, 2007

Kitabımdan bir tarif, hayatımdan bir tecrübe.....

Hep söylerim. Mısır muhteşem bir şey.

Ve hep tüketirim, haşlanmışını- közlenmişini, patlamışını-- ve şimdi yeni moda olan buharda pişme, tereyağlı, parmesanlı kaşık kaşık yemelik tane tanesini..

Sonra bir de unu var değil mi bu güzelin!

Sarı sarı, iri iri taneli. Demir zengini, gluten fakiri...


Mısır ununu biz Türkler iyi biliriz sanırdım ben. Hele ki Marmara'da olup kendisini Karadeniz sanan (eh Karedeniz'e 100 km'yiz- hakları var) bu memlekete gelince, ve önüm arkam sağım solum mısır unu bulunca bu fikrim iyice pekişti.

Sonra bir gün İtalyanların gözünden mısır unu neymiş bir bakayım dedim.

Sonuç ilginç.

Onlara göre mısır unu üç ayrı sıfata layık.


Bizdeki gibi mısır unu mısır unudur türünde bir bakış açıları yok anlayacağınız.

Gelelim sıfatlara:

Aslında mısırın hangi incelikte çekildiğini belirten bir nevi sıfat-isim bahsettiğimiz.
En önemli görevleri ise işi bilene adı gecen kalitede mısır ununun hangi tür hamur işinde kullanılabileceği tüyosunu vermek.

Örneğin bir BRAMATA vardır ki oldukça iri çekilmiştir ve sadece polenta yapımı için kullanılır (polenta yapımını aşağıda bulacaksınız).
Sonra FİORETTO vardır ki biraz daha ince çekilmiştir arzuya göre her hangi bir hamur işine eklenebilir.
Ama FUMETTO en incesidir ve bir ekmekçi için en idealidir. Ayrıca pastane işi hamur işleri için de önerilir.


Gelelim bizim mısır maceramıza...

Hayatımızın toprakla haşır neşir dönemi başladı sonunda.

Bundan 2 ay evel önünde arkasında mini mini iki bahçesi olan bir eve geçtik. Komşuların hayret dolu bakışları arasında neredeyse taşındığımız gün elimize çapayı, bahçe makasını aldık ve senelerin beklentisinin yarattığı "enerji"yi toprağa akıttık.

Komşuların bir kısmı bu duygunun yakında geçeceğini söyledi. "Az kaldı," dedi "Bir iki hafta sonra göreceğiz sizi...."

Ancak biz bilmeden şanslı bir başlangıç yapmışız. İyi ki elimizi ilk olarak mısır tohumlarına atmışız.

Mısır yetişirken insanın sabırını zorlamayan bir bitki. Hatta sabır zorlamayı bırakın, hızıyla insanı şaşırtıyor bile...

Yukarıdaki küçük foto tohumlarımızı özenle ve elbette belli aralıklarla toprağa ektikten bir kaç gün sonra aldığımız sonucun fotosu.

Eşimle hergün sanki bebeğimizin gelişimini izler gibi "gördün mü mısırları- git bak ne haldeler," diyaloglarını paylaştık karşılıklı.

Sonra baktık ki yerlerine sığmıyorlar, bahçede kara dut ağacının ardında bir yer hazırladık onlara.
İşte yandaki resimde de Nehir ile babası minik mısır fidelerini bahçe ile kavuştururken görülüyor.

---
Sonra mı? Sonra tatile çıktık. Bir 15 gün komşuların insafına kaldı mısırlar. Bu dönemde ne oldu ne olmadı bilmiyoruz.


Döndüğümüzde her gün ama her gün göğe biraz daha yakın olma çabası içinde mısırlar bulduk bahçemizde. Ama henüz koçan yoktu elbette.


-

Şimdi benden uzunlar. Gidip gidip okşadığım püskülleri kadife gibi.


Mısırın hayata tutunma çabasını izlemekten zevk alıyorum.


"Ha gayret," diyorum onlara "şimdi de bir koçan verin bana," böylece kızım kendi deyişiyle "pısır"ı dalından koparacak, böylece hayatın tam içine dalmış olacak. Hem de en gerçek hayatın.....






















Kaşık Ekmeği:POLENTA*

Malzemeler
4 su bardağı kadar süt
Bir buçuk bardak mısır unu
Bir buçuk bardak su
1 çay kaşığı (veya tuz kullanım oranınıza göre biraz daha fazla ) tuz
Arzuya göre son anda eklenmek üzere bir iki kaşık tereyağı
Arzuya göre son anda eklenmek üzere biraz kaşar rendesi

Yapım
Sütü tencereye alıp ısıtmaya başlayın.
Başka bir kapta tuz kattığınız mısır ununu su ile karıştırın.
Oldukça ısınmış süte yavaş yavaş sulu mısır ununu ekleyin, karıştırın.
Karışım lapalaşıncaya kadar ve bir süre daha karıştırarak pişirmeye devam edin.
Arzuya göre yağ ve kaşar rendesi ekleyin.

Elbette bu bir çeşit lapa, ama İtalyanların bir zamanlar ekmek niyetine tükettikleri bir lapa...



*Bu tarife kitabımda da yer vermiştim.


**İlk mısır resim U.S.A National Gardening Bureau










diğer resimler bizim bahçeden....

23 yorum:

Fast food kültürüne inat tabakta lezzetler... dedi ki...

Çok güzel bir hafta sonu diliyorum.
Sevgiler…

serinmavi dedi ki...

bizde 4 yıldır bahçeli bir evde yaşıyoruz.İlk 3 yıl çokk hevess ve çokk yorgunlukla uğraştım bahçe ile,güzel ve bereketli ürünler de aldık.bu sene komşularınızın dediği gibi biraz soğukluk oldu doğrusu.Biraz da isabet oldu sanırım bu susuz zamanlarda....Bahçe ile uğraştığım zamanlarda unutamadığım Bauhaus ve diğer bahçe marketlerde ki bahçe bölümlerini ne hevesle gezdiğim ve ellerimin tam bahçevan eli gibi olduğu :) Ve birde özenle yetiştirdiğim mısırlarımı yemek üzere bahçeye dalan ve siteye nereden geldiğini çözemediğim inekleri kovalama maceram :)

Elinize emeğinize sağlık...Selamlar.......

Binnur A. Ö. dedi ki...

tabakta lezzetlere da harika bir haftasonu dileriz :)

Binnur A. Ö. dedi ki...

serinmavi seni yerinde ziyaret ettim.
harika yiyeceklerle karsılastım. ama aceleden ekmek var mı yok mu goremedim.

Adsız dedi ki...

Merhaba,

Ben yine bir tarif altina yazip ayni soruyu sormustum size. Ancak, hangi tarif altina yazdigimi hatirlayamadim su an, dolayisi ile sizin cevabinizi bulamama dusuncesine duserek, buraya tekrar yaziyorum. Sorum su: Aktif kuru maya ile instatnt maya arasinda ne gibi bir fark var, her zaman kafama takilan bir konu bu.. Cok tesekkurler simdiden bilgi icin. Itiraf etmeliyim ki, hersey burada , szin ekmek sayfainida oylesine guzel ki !! Tebrikler ediyor, basarili calismanizin devamini diliyorum.
Esra

Binnur A. Ö. dedi ki...

Merhaba Esra,
sayfayi begenmene cok sevindim. tesekkur ederim.
instant maya suda erimetden de kullanabileceğin mayadır.
aktif kuru mayayı ise kullanmadan 10 dakika kadar evel cok az suda (ılık) az şeker katkısı ile eritip aktive eder ondan sonra una katarsın

Nilay Cinisli dedi ki...

Güzel paylaşımlarım ve birbirinden güzel tariflerin için teşekkürler..Görüşmek umudu ile
Sevgiler

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Nilay tessekkurlerimle.

Behiye dedi ki...

Sevgili Binnur'um, hatırlayıp da halimizi sorduğun için çok teşekkür ederim, çok sağolasın. Şu an iyiyiz ama ben tembelliğimden kurtulup, denemeler yapamıyorum pek. Ama klasik de olsa bir tarifle sayfayı yenilemek gerek, çoktan herkes sıkılmıştır zaten:) Bahçe olayına gelince de çok iyi yapmışsınız. Bahçeden taze toplanmış sebzeler, meyveler gibidi var mı? Umarım bereketli olur. Görüşmek üzere, sevgiler.

Adsız dedi ki...

Merhaba Binnur,
Cok tsk. ederim bilgi icin sana, ancak yine sormak zorundayim sunu: hani marketlerden aldigimiz minik paketler (7 gr) instant mi yoksa kuru maya mi ? yapacagim bir tarif var senin burada , o yuzden hata yapmak istemiyorum:) Zaten sonucu sana bildirecegim.. Tekrar cok cok tesekkurler simdiden. Sevgiler,
Esra

Binnur A. Ö. dedi ki...

Esra merhaba,
instant maya Dr Oetker marka ve 10 gr. ayrıca uzerinde yazıyor Instant diye.

KUru maya ise daha cok pakmayanın gordum ben ve onlar nerdeyse puding paketleri buyuklugundeler.
Tr'de oturmuyor musun yoksa?

Adsız dedi ki...

Tekrar merhaba Binnur,
Simdi anladim ikisinin arasindaki farki, cok tsk. ederim canim. Su ana kadar hep birbirlerine karistirirdim yani aradaki farki.. Su an ok. Ben TR'den ayrilali yaklsaik 7 sene oldu, evlenip Amerika'ya ( San Diego) dayim. ) Allah kismet ederse Ekim de ailemi ziyaret icin Ist. da olacagim:)Bu arada "ici bos ekmek" ve "2 cap un "ile pisen ekmekleri deneyecegim. Sonucu bildirecegim sana:) Tekrar cok sagolasin bilgi ve samimiyetin icin.
Sevgilerimle buralardan.
Esra

Binnur A. Ö. dedi ki...

Esra maya konusunun senin icin netkesmesine cok sevindim.
rica ederim ne demek.
buradan da oralara sevgiler.

Adsız dedi ki...

İYİ GÜNLER

HENÜZ ÜYE OLMADIN AMA BEN SİTENİZİN SIKI TAKİPÇİLERİNDENİM. KİTABINIZI DA ALDIM. ÇOK GÜZEL. SADECE BENİM SİNBO MARKA (4702) MAKİNAM 1,5 LB VE 2 LB LİK EKMEKLER YAPTIĞI İÇİN ÖLÇÜLERİNİZ PEK UYMUYOR BANA. BENİM MAKİNAM 2 CUP SIVI (400GR) VE 6 CUP UN (750 GR)ÇEŞİTLEMELERİ İLE TAM KIVAMINDA EKMEKLER YAPIYOR.
BU ÖLÇÜLERE UYGUN MISIR EKMEĞİ ÖNERİNİZ VAR MI?
BİR DE KİTAPTAKİ BATH EKMEĞİNİ DENEMEYİ ÇOK İSTİYORUM AMA ÖLÇÜLERİ İKİYE ÇIKARSAM 6 YUMURTA EDİYOR. SİZCE NASIL YAPAYIM?
SEVGİLER
AYŞE T.

Tijen dedi ki...

Binnur'cuğum,
Umut senin siteye de sihirli değneğini değdirmiş ne güzel! Çok sevimli olmuş...

Binnur A. Ö. dedi ki...

Tijencigim,
Umut bu konuda bir harika...
Iyi ki de el atiyor bize. Oyle degil mi

Yasemin dedi ki...

ne de guzeldir toprakla ugrasmak insandan kotu enerjiyi alir iyisini doldurur bunyeye! ne de guzel yapmissin bahcenizle ugrasarak.. benim evimde terasimda 6 metre kare bahcem var bu aralar biraz ihmal etsem o kucucuk mekanda toprakla ugrasmak tum haftama enerji verir! en guselide ufakliklarin bu toprakdan haberdar buyumesi, simdiki nesil apartman cocugu olunca senin ufaklik ne kadar kismetli! tebrik ederiim!!!

Adsız dedi ki...

Çok güzel bir tarif. Ama bize çok yabancı bir tarif değil.Bize derken bizim kültürümüze.Karadenizlilerin çok iyi bildiği "mıhlama" ya çok benziyor.Elinize sağlık.

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Betul,
Evet haklısın. Ancak sanirim mıhlamanin icine peynir de katiyor bizimkiler.

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Yasemin,
6 metrekarelik toprak hayranlık uyandirici bir sey. Oraya o kadar toprak getirmek bile tebriklik.
Bir gun fotografini cekip bizimle paylassna.

Zeynep B. dedi ki...

uzun ve yorucu geçen yazın son günlerine yaklaşırken artık "ısınma turlarına" başlama zamanı geldi diyerek uğradım sayfana ve yeniliklerle karşılaştım... Hoşuma gitti... Güle güle kullan...:)

Cafe Gusto dedi ki...

Sevgili Binnur sizi çok kıskandım çünkü ben de hep bahçeli bir evim olsun istedim.Ama bahçe için zaman gerek.Şu an sanırım buna hazır değiliz.Ayrıca ellerine sağlık.
sevgiler.

Açalya dedi ki...

Polenta çok lezzetli belli. Kitabını nasıl edinebilirim diye ben bir araştırma yapayım hemen. Geç bile kaldım sanırım. Tebrik ederim kitap için, umarım bolca baskı yapar da bu güzl tarifler daha çok kişiye ulaşır.
Mısırlarınızın koçan vermesi dileğiyle.
Sevgiler