Salı, Ekim 31, 2006

Cadılar Bayramı Ekmeği

Mevsimidir, Pazardan bal kabağı aldım. Toprak karmış, toprakla kavrulmuş koca elleriyle yeşil kısmı çokça olan bal kabaklarını önerse de bana temiz yüzlü emektar, ben “ Yok!” dedim, bana yumuşak halde lazım, sen turuncularından ver!”

Bizler, yaprakların döküldüğü mevsimde sofralara son nokta olarak konmasına alışığız bal kabağının. Severiz onu şekerin, şerbetin içinde yüzdürmeyi ve üzerini cevizlerle süslemeyi.
En basit tatlılardan biri de olsa, yaparken dikkat ister balkabağı. Öyle çok pişirmemek, dağıtmamak gerekir. Tabaklara biçimi bozulmadan yerleşip şöyle bir mağrur bakış atmak ister çevreye bu hoş nimet.

Pişiren bilir, kesilmiş balkabağının yeşil diplisini öneren satıcı gerçekten de sattığı kişinin iyiliğini istemektedir. Yok değilse kabaklar zaten satılıp gidecektir, iyisi kötüsü olmaz, elde kalanı hiç olmaz.

Ama ben gerçekten yumuşağına ihtiyaç duyuyordum. Çok değil yarım kap kadar balkabağı püresi lazımdı bana… Yeşili de turuncusu da er geç yumuşayıp bebe maması kıvamına gelecek olsa da ben turuncuyu istedim.. Rengini sevdim. Renginde neşe gördüm.

2-3 balkabağı parçasının bana yeteceğini biliyordum esasen. Ama balkabağının fazlasından zarar gelmez. Hatta yarar gelir… Gerçek bir A vitamini deposudur bu güzel nimet..100 gramında 6400 İÜ kadar A vitamini barındırır. Ayrıca potasyum, kalsiyum fosfor gibi değerli mineralleri de içerir. Çok yüksek miktarlarda olmasa da 4 çeşit B vitamini ve C vitamini de bu turuncu paketin içinde bulunan sürprizlerdendir… Nerede bir turuncu meyve ya da sebze görseniz kendinize doğanın bu renkle size bir şeyler anlatmaya çalıştığını hatırlatın. Tüm turuncular betakaroten deposudur, iyidir, sağlıklıdır, ayrıca da lezizdir…

İşte bu düşüncelerle dolu olarak mutfağa geçip elimdeki yarım kiloluk paketten sadece 2-3 parça balkabağı kullanmak olmazdı, olmadı da zaten…

Geleneksel damak tadımıza hitaben önce enfes bir kabak tatlısı pişirdim… (31 Ekim her ne kadar bizden öte, bizden batı ülkelerde "Cadılar Bayramı" olarak bilinse de, ve bu bayramın sembolü bal kabağı olsa da ben ekmeğimi Türkleştşrmeden duramazdım ! ) Sonra aralarından ihtiyacım olduğu kadarını ayırıp ezip yarım kap balkabağı püresi elde ettim. Tabiî ki şekerliydiler, o yüzden ben de ekmek tekneme her zamankinden az şeker koydum: yalnızca 2 tatlı kaşığı (Genellikle 2 yemek kaşığı kadar koyarım)

En iyisi malzemeleri listeli olarak vermek:

Malzemeler

Yarım kap ezilmiş kabak tatlısı
Yarım kap yoğurt
2 kaşık zeytinyağı
1/3 kap su
4 tatlı kaşığı süt tozu
2 tatlı kaşığı şeker
1 çay kaşığı tuz
4 tatlı kaşığı irmik
Yarım çay kaşığı tarçın
3 kap un
(ayrıca karıştırma esnasında ihtiyaç görülürse, hamuru cıvık değil de kıvamlı bir top haline dönüştürmek adına 1,5 yemek kaşığı kadar kepekli un)
2 çay kaşığı aktif kuru maya

Arzuya göre bip sesinden sonra 1/3 kap kadar kuru üzüm konulabilir
Makinenizi temel ekmek ayarında 1,5 lb (1 somun ) büyüklüğünde programlayın. Posted by Picasa

21 yorum:

Adsız dedi ki...

ekmek mükemmel koktu ( sanki ) pek bal kabağı ile aram yoktu geçen seneye kadar. bu ekmeği denemeliyim..

sanırım mayalı ekmek beceremediğimi size sormuştum ben ( inşallah yanılmıyorumdur ) sizde çok iyi yoğurun demiştiniz. artık hem kabarıyolar hemde maya kokmuyolar. teşekkür ederim.

Adsız dedi ki...

Balkabağını bu kadar faydalı olduğunu bilmiyordum. Teşekkürler

Adsız dedi ki...

SEVGİLİ BİNNUR BENİM EKMEK YAPMA MAKİNEM NE YAZIKKİ YOK VERDİĞİN ÖLÇÜLERDE NORMAL FIRINDA EKMEKLERİNİ YAPSAM NASIL OLUR? ÖPÜYORUM

Adsız dedi ki...

Binnurcum uzuuuuuun bir aradan sonra merhaba!Nasılsın?Ben bütün bir yazımı dizlerinden prtez ameliyatı olan kayınvalidemle ilgilenerek geçirdim.Neyse iyileşti ve Kerkük'e döndü geçen günlerde.Ben de biraz daha free durumdayım artık.Senin sayfana aslında sürekli gözatıyordum ama yorum bırakacak kadar vaktim olmuyordu.Şimdi ben geldim ama sen yoksun.Anlat anne de yok.Umarım bir problem yoktur.Seni merak ettim.Öpüyorum.Yeni ekmek denemelerimi anlatacaktım ama sendenbir ses çıksın hele,önce merakımı gidereyim.Öpüyorum seni ve Nehir'i.

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Arzu,
seni merak edip durdum. aNCAK ULASMAK NE MÜMKÜN.
Ben buradayım esasen. BAksan bu ekmek 31 Ekim'in.
Ancak eskisi kadar sık yazmıyorum.
Anlat Anne icin de simdilik durdum ama sonra cosabilirim.
Yogun bir dönem gecirmissi.
gecmis olsun hepinize.
BEkliyorum.
Sevgiler

Binnur A. Ö. dedi ki...

Anonim arkadasa,
evet elde de yapabilrsiniz tabi ki.
MAkine bizim yerimize yogurup pişiriyor, eger vaktiniz varsa tüm bunları elde yapabilrsiniz.
Ancakyoğurduktan sorna ılık bir köşede bir saat kadar bekletin hamuru, kabarsın. sonra fırına verin.

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili ILK01
ziyarete tesekkurler.
Tekrar gorusmek uzere

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Nazlı
Kusura bakma gec cevap verdim.
Bu ekmegi denersen nasıl old bildir olur mu.
Sevgiler

Adsız dedi ki...

Binnurcum neyse bir problem yok herhalde.Geçen postumda yazdığım gibi yeni bir ekmek denemem oldu.Kurutulmuş sebzeler satılıyor ya,ben Arifoğlu marka aldım özellikle ekmekle denemek için.Olmazsa çorbalara katarım diye düşündüm.Ama çok güzel oldu,salça da ekledim.Temel ekmek ölçülerini hiç değiştirmedim.Çok lezzetli oldu,pişerken de evde pizza yapıyormuşum gibi bir koku sardı ortalığı.Tavsiye ederim sana da.Öpüyorum,sevgiler...

muge dedi ki...

Binnur Merhaba,
Sayende ben de ekmegini evde yapanlar grubuna katildim. Makinam yok ama firinda pisirdiklerim de fena sayilmaz. Evdekiler en cok fransiz ekmeklerini begendiler. Ciabata yi da denedim ama cok sert kabuklu bir ekmek oldu. Bir daha yapma cesaretini bulursam belki ikinci seferde tutturabilirim. Cadilar bayramindan sonra bayagi bir indirime giren balkabaklari ile de son tarifini yakinda denemeyi planliyorum.
sevgiler

Açalya dedi ki...

En kisa zamanda ekmek makinesi alinacak! Bu biiiiirrr.
Sevgili Binnur, ev yapimi ekmek yemeye bayilan biri olarak siteni de kesfettim ya, cok sevindim...sevgiler.

Adsız dedi ki...

Balkabağı güzel fikir ama ben her yerde "Pumpernickel" tarifi arıyorum. Şu Alman'ların kara ekmeklerinden. Buğday unu, çavdar unu var da sanki başka unlar ve tohumlar da olmalıymış gibi geliyor sanki. Ne güzeldir kaşar peynir ve salamla pumpernickel içine sandviç yapmak. Çok yakışır. Ben bulursam size yollarım, siz de arar mısınız acaba?

Oya Kayacan dedi ki...

Bayıldııım. Kızlar fındık işini hayırlısıyla tamamladıktan (az kaldı az...) sonra aklımda kabak kitabı var. Gerçi aklımda olanı etkinlik olarak da yapıyorlar ama bundan iyisi de can sağlığı. Şimdiye kadar olanlar, etkinliğe katılanlar ve de yeni yaratılanlar toplanınca, tabii tarif sahiplerinin izniyle, accaip bir kabak kitabımız olacak. (Kabak etkinliği sahibi Vildan Hanım'a bu niyetimi bildirdim, etkinlik aşamasından itibaren birleşelim dedim ama olumlu sonuç alamadım maalesef.) Bu tarif işte o kitabımızındır, benden söylemesi, sizin de haberiniz olsun 8-))

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Oya,
kitap diyince akan sular durur. Ben hiç ahyır der miyim?
Seve seve...TArif kitabın oldu gitti..
Umarım gereken tüm olumlu cevapları alırsın. Ancak keşke şu güzelim meyvenin (sebzenin ya da ) zamanı geçmeden olsaydı bitseydi bu iş...
Sevgiler.

Oya Kayacan dedi ki...

Benim de derdim kabak zamanını geçirmemek ama biri bitmeden öbürünü de başlatmak istemedim. Biraz daha planlı programlı olmamız gerekiyor. Fındığa çok hazırlıksız başladık, zor oluyor çok. Yakın ilginizi eksik etmeyin. Olmadı bu konuyu atlar, bir diğer aklımdakine atlarız.

Adsız dedi ki...

merhaba,
aslında yeri burası değil ama yardımınıza ihtiyacım var:(
yaklaşık 1 ay önce sinbo 4704 marka ekmek makinesi aldım.ilk denemelerimde acemiliğin vermiş olduğu şanslamı bilmiyorum biraz kabarıyordu ekmeğim.(söke)kepek unundan yapıyorum ekmeklerimi.şimdi ise 4 cup un kullandığım halde yinede ekmeğim kabarmıyor.pişirme kabından 7-8 cm aşağıda oluyor ekmeğim.bazende çökük:(inanın çok can sıkıcı bir durum.sizinde ekmek yapma konusunda bir çok püf noktasını yakaladığını bildiğim için bana yardım edebileceğinizi düşündüm.unumun markası söke,maya pakmaya (aktif kuuru maya dediğiniz gibi).hiçbir zaman ekmeğimin pişirme kabını geçtiğini bırakın pişirme kabına yaklaştığını bile göremedim.oysa çoğu kullanıcı kapağında cama kadar kabardığını yazıyor.ekmklerimin kabarması için neler yapmam gerekiyor lütfen yardım edermisinz?.

saygılar..
deniz

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Deniz,
bana sorarsan ekmek kabarması gerektiği kadar kabarmalı.. Bir ekmek makinenin camına kadar dayanırsa iydir diye bir tanımlama olmamalı.
un ne kadar coksa kabarma o kadar cok oluyor ancak düzleşme ihtimali de o oranda artıyor. İşte ben bu yuzden 4 kap unla yapılan ekmekleri pek sevmiyorum. üzerleri otopark çatıları gibi dümdüz oluyor genelde.

Bir de her tarifin kendine göre bir oranı oluyor. Sihirli bir formül yok genel geçer ne yazık ki.
öyle olsa bu bloga ihtiyac da kalmazdı :)

simdiye kadar çılgın kabaran tek ekmeğim ne italyanı türk bu türk adlı ekmekti. o da hamur programında kabartılıp ardından o şeklide fırına verildi (ancak başka seferlerde aynı oranda kabarmadı) ve bu kadar kabarmanın yan etkisi olarak tepeden hafif girinti yaptı.
bana kalırsa bir ekmeğin başarısı kabrması gerektigi kadar kabarıp leziz olmasında yatmalı...
sevgiler

Adsız dedi ki...

Hımmm, güzel kokuyor harbiden.

sunrise dedi ki...

Bu ekmegi denedim. Ekmek makinamin butun ugraslarina ragmen tadi cok guzel bir ekmek oldu, cok tesekkurler..

Binnur A. Ö. dedi ki...

Sevgili Sunrise,
makinen yogurmakta zorluk mu cekti anlamadım?
Eger oyle olduysa bir dahaki sefer bir kasık ya da iki kasık sıvı ekleyerek makinene yardımcı olabilirsin...
segiler

sunrise dedi ki...

Evet sanirim kuru oldu. Ben de bu yuzden aynen dediginiz gibi yogururken iki kasik daha sivi ekledim. Bu kez topladi hamuru ama siz akiskan olacak demenize ragmen kuru olunca hamur anladim ki, unlarimiz cok degisik. Ama bir dahaki sefere elimde yoguracagim. Cunku tam agzimiza layik bir ekmekti...